Klinik

Lejyoner Hastalığı

Lejyoner Hastalığı Nedir?

Lejyoner hastalığı legionella pneumophila etkeni bir hastalıktır. Genellikle zayıf gram negatif boyanan, hareketli ve aerobik basillerdir. Hastalık ilk olarak 1976 yılında Philadelphia’da bir otelde Amerikan Lejyonerlerinin katıldığı bir kongrede, katılımcılar arasında pnömoni ile seyreden bir salgınla tanımlanmıştır. Kongreye katılan  katılımcılardan 221’i L. pneumophila’dan etkilenmiş ve 34’ü yaşamını kaybetmiştir. Enfeksiyon ilk olarak lejyonerlerin olduğu toplantıda ortaya çıktığı ve  etken mikroorganizma akciğer doku örneklerinden izole edildiği için  hastalığa “Lejyoner hastalığı” denilmiş ve enfeksiyona neden olan bakteri de legionella pneumophila olarak adlandırılmıştır. Lejyoner hastalığı ilk olarak otel kaynaklı bir salgın ile tanımlanmış olup çok geçmeden hastane-kaynaklı salgınlar veya sporadik olgularla ortaya çıkabileceği de anlaşılmıştır.

Lejyoner hastalığı nedenleri

Legionella pneumophila bakterisi genellikler doğal su ortamlarında bulunan mikroorganizmaladır. Doğal su ortamlarında bahsedilen yerler ise, göller, nehirler, su kaynaklarında bu mikroorganizma izole edilmektedir. Güçlü bir su akışı bakterilerin üremesini engellemektedir ancak durgun suyun bulunduğu bölgelerde bu bakterinin bu alana yerleşmesini ve hastalıkları ortaya çıkarmasını kolaylaştırır. Lejyoner hastalığını ev tesisat sistemleri kapmak mümkün olsa da çoğu salgın toplu yaşama alanlarında (binalar, oteller)meydana gelir. Aynı zamanda kontamine bulaşık makinelerinin de bu hastalığın bir etkeni olduğu düşünülmektedir. Çünkü karmaşık dağıtım sistemleri bakterilerin daha kolay üreyebilmelerini sağlar.

Bakteri genellikle binanın kirlenmiş su sistemlerinde bulunsa da havada duran su damlacıklarının solunması ile kişiye bulaşır. Kontamine suların bulunduğu sauna, hamam gibi sıcak sulardan çıkan buhar damlacıklarının solunması ile bakteri akciğere ulaşır.

Lejyoner Hastalığı Belirtileri

Bu hastalık legionella pneumophila bakterisine maruz kalan kişilerde ortaya çıkar ve kişiler bu bakteriye maruz kaldıktan iki ila on gün içerisinde gelişim gösterir. Sıklıkla belirtiler; titreme, baş ağrısı, titreme ve ateştir. İkinci veya üçüncü günlerde semptomlar; kuru öksürük bazen balgam veya kan gelme ihtimali bulunur. Göğüs ağrısı, mide bulantısı, kusma ve zihinsel karmaşıklıklar yol açabilir.

Legionella pneumophila’nın iki klinik tablosu bulunur. Bunlarda biri lejyoner pnömosi iken diğeri pontiak ateşidir. Lejyoner pnömosinde yüksek ateş ishal ve öksürük belirtileri görülür. Ve %20 mortalite oranı bulunmaktadır. Pontiak ateşinde ise grip benzeri bir durumdur, pnömoniye yol açmaz ve çok ender ölümler yaşanır. Pontiak ateşi 2 ila 5 gün içerisinde geçer.

Lejyoner Hastalığı Risk Faktörleri

Lejyoner hastalığı “fırsatçı” bir enfeksiyon olarak da değerlendirilir; çünkü belirgin bir şekilde altta yatan bir hastalığı olan veya immün sistemi zayıf bireyler hasta olmaktadır. Normal bağışıklık sistemine sahip sağlıklı bireyler etkene maruz kalsalar bile çoğu kez enfeksiyon gelişmemektedir. Aşağıdaki durumlar hastalık riskini arttırmaktadır.

  • Sigara kullanımı
  • İleri yaş (genellikle 50 yaş üstü)
  • Alkol bağımlılığı
  • Cinsiyet (erkeklerde daha sık
  • Kişinin kronik bir akciğer hastalığının olması
  • Bağışıklık sisteminin çeşitli nedenlerle baskılanmış olması (HIV-AIDS, kanser, transplantasyon geçirmiş olması)

Lejyoner Hastalığı Tanısı

Hastalığın tanısı genellikle hastanın hikayesi ile konmaktadır. Ayrıca SCEM agar (Selective Charcoal Extract Medium) ve BCYE agar (Base Charcoal Yeast Extract) ekim amacıyla kullanılabilmektedir. Gram Boyama (Gram negatif basil) yapılabilmektedir. Aynı zamanda PCR, FA gibi hızlı teknikler ve üriner antijen testi gibi serolojik tanı yöntemleri kullanılmaktadır.

Lejyoner Hastalığı Tedavisi

Bu hastalığın aşısı bulunmamaktadır. Lejyoner hastalığı tanısı alan ve hastalığı ilerleyen kişiler genellikle hastaneye yatırılarak takip ve tedavi edilir. Hastanede uygulanan tedavi şunları içerebilir:

  • Damar içi antibiyotik tedavisi
  • Oksijen desteği

Hasta iyileşmeye başladığında evde ağız yoluyla antibiyotik tedavisine devam edebilir. Antibiyotik tedavisine toplamda 1 ila 3 hafta devam edilir. Çoğu insan tedaviyle tam olarak iyileşir ancak belirtilerin tamamen kaybolması birkaç hafta sürebilir. Aşağıda sayılan üç farklı antibiyotik türünden biri hastanın durumuna bağlı olarak başlanır:

  • Florokinolonlar
  • Makrolidler
  • Tetrasiklinler

Lejyoner Hastalığı Nasıl Önlenebilir?

Binalardaki havalandırma ve su sistemlerinin düzenli olarak kontrol edilmeli ve endüstriyel standartlara göre düzenlemeler yapılmalıdır. Evlerde bulunan duş başlıklarının ve düzenli olarak değiştirilmesi gerekmektedir. Kuyu suyu kullanılmadan önce sterilize veya filtre edilmelidir.

Bahçe işi ile uğraşan kişilerin çalıştıkların alanların iyi havalandırılması gerekmektedir. Sulama yapılırken suyun düşük basınçta olması gerekmektedir. Üreticilerin saksı toprağı tozunu azaltmaları gerekmektedir ve tozu azaltmak için saksıyı ıslatmak gerekmektedir.

 

Aylin YILDIZ

 

Kaynaklar;

  1. Halk sağlığı genel müdürlüğü

https://sagligim.gov.tr/bulasici-hastaliklar/liste/693-lejyoner-hastal%C4%B1%C4%9F%C4%B1-nedir.html

  1. Yavuz Cavit Işık, Su Kaynaklı Bir Hastalık Olan Lejyoner Hastalığı ve Çevresel Sürveyans, Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Ankara, (2018)

http://tmc.dergisi.org/pdf/pdf_TMC_629.pdf

  1. Yozda, M., Furuya, N., Hosokawa, N., Kanamori, H., Kaku, M., Koide, M., … Fujita, J. (2018). Legionella pneumophila contamination of hospital dishwashers. American Journal of Infection Control,(2018)

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/29502885

Aylin YILDIZ

23 Aralık 1997 yılında Bursa’da doğdum. İlk ve ortaöğrenimimi Nuri erbak ilköğretim okulunda tamamladıktan sonra Nuri Erbak Anadolu lisesini kazandım. Lisede başlayan bilim merakım ile Hacettepe Üniversitesi Biyoloji bölümüne başladım. Açıköğretimden ikinci bir üniversite okuma şansım olduğu için Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi ‘nde Veteriner Sağlık ve Laborantlık bölümünü okumaktayım. Şuan 3.sınıf olmamla birlikte özel bir Genetik firmasında stajyer olarak çalışmalarıma devam etmekteyim. Aynı zamanda Hacettepe Üniversitesi’nde mikrobiyoloji ve biyoteknoloji alanlarında çalışıyorum.

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.