Gıda ve Tarım

Organik Gıdalara Genel Bir Bakış

Teknolojinin ve sanayileşmenin şaha kalktığı 21. yüzyıl, pek çok umut verici gelişmelere gebe olsa da; nüfus artışı, küresel ısınma ve ekolojik dengenin bozulması, tarım arazilerinin verimsizleşmesi gibi pek çok etken gıda üretimlerini etkilemiştir. Verimi arttırmak isteyen üreticilerin kimyasal gübre ve ilaçları bilinçsiz kullanması, kısa vadede istenileni vermiş olsa da, insan sağlığı açısından çeşitli riskler doğurmuştur. Buna karşıt olarak temel prensibi insan sağlığını koruyup, doğal kaynakları kirletmeden sürdürülebilir üretimi sağlamak olan ve belirli prensiplere dayanan organik tarım uygulamaları ortaya çıkmıştır. Organik gıda, üretiminde kullanılan hammadde ve katkıların doğal olduğu, tarladan sofraya kadar her aşamada kontrol edilerek üretilen, sertifikalı gıdalardır. Bununla birlikte, günlük hayatta sıklıkla duyulan doğal gıda ve organik gıda kavramlarının karıştırıldığı görülmektedir. Doğal gıda üretiminde tıpkı organik gıdalarda olduğu gibi kimyasal katkılar tercih edilmemektedir. Aralarındaki en önemli fark; organik gıdaların üretimin her aşamasında denetlenmesi ve kontrolünün yapılmasıdır. Meyve, sebze, bakliyatlar, yumurta, süt ve benzeri birçok gıda organik olarak üretilebilmektedir. Organik gıda satışları organik gıda pazarlarında yapılmaktadır (1,2).

Türkiye’de organik tarım 1845-1846 dönemlerinde ticaret yapılan ülkelerin talebi üzerine başlamıştır. En önemli ihracat ürünlerimizden olan kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısıyla başlayan organik tarım süreci, yıllar geçtikçe diğer tarım ürünlerine de yayılmıştır. Ülkemizde organik gıdaların sertifikasyonları 5262 sayılı “Organik Tarım Kanunu” ve 27676 sayılı resmi gazetede yayımlanan “Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik” kapsamında, Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yetki alan sertifika kuruluşlarca yapılmaktadır. Organik tarım yapmak isteyenler gerekli kuruluşlara başvuru yaptıktan sonra başvuruları değerlendirmeye alınmakta, uygun bulunanlar ile sözleşme imzalanmaktadır. Bu aşamadan sonra bir kontrol planı oluşturulmakta, bakanlık tarafından yetkilendirilen bir görevli ile çalışılmaktadır. Ayrıca senede en az bir kez olacak şekilde haberli veya habersiz olarak denetimler yapılmaktadır. Organik gıda olarak üretilen ürünlerin ambalajında sertifikasyon kuruluşunun ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın logosunun bulunması zorunlu tutulmuştur. Aşağıda Bakanlık Tarafından önerilen logolar görülmektedir (3,4).

  Şekil 1. Organik gıdaların ambalajlarında bulunan logolar (5)

Organik gıdalarla ilgili yapılan çalışmalar incelendiğinde; organik gıdaların daha yüksek antioksidan ve polifenol, daha düşük ağır metal içerdikleri ve pestist kalıntısının daha az olduğu görülmektedir. Bu çalışmalar organik gıdaların daha sağlıklı olduğunu desteklese de, farklı araştırmalarda geleneksel yöntemle üretilen gıdalarda organik gıdalara kıyasla daha yüksek protein, nitrit, nitrat ve nitrojen bulunduğunu göstermektedir. Bu bileşenlerin geleneksel gıdalarla daha yüksek oranda alımının sağlık açısından hem olumlu hem de olumsuz etkilerinin olabileceği bilinmektedir. Organik gıda tüketenlerde obezite riskinin düşük olduğunu belirten çalışmalar bulunmakla birlikte organik ürün tercih eden tüketicilerin daha sağlıklı yaşamaya yatkın profilleri olduğundan bu durumun direk olarak organik gıdalarla ilgili olup olmadığını açıklamaya yetersiz kalmıştır. Buna rağmen sıklıkla hayvansal gıdalarda görülen antibiyotik kalıntıları sebebiyle organik gıdalar bu konuda daha sağlıklı görülmektedir. Bunlara ek olarak, literatürde organik gıda tüketimi ve insan sağlığı arasındaki ilişkiyi açıklayacak çalışmaların yeterli olmadığı görülmektedir. Yapılan çalışmalar kısa süreli ve az denekle gerçekleştirilmiştir. Bu konudaki belirsizlikleri gidermek adına iyi planlanmış deneysel çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır (6,7).

Son yıllarda sağlıklı beslenmeye olan ilginin artmasıyla organik gıdalara talep de giderek artmaktadır. Ancak organik gıda ve tarım sektöründe belirli sorunlar yaşanmaktadır. Sorunlardan en önemlisi en başta bahsedilen organik gıda ve doğal gıda kavramlarının yeterince bilinmemesidir. Doğal gıdalar organik gıda adıyla satışa sunulmakta, tüketiciden yüksek fiyatlar talep edilmektedir. Ayrıca organik gıda logosunun bilinilirliğinin de yeterli olmadığı görülmektedir. Bununla birlikte üretimde verimin düşük olması,  kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi gerekliliğini oluşturmaktadır. Bunlara ek olarak, organik ürün girdilerinin ve sertifikasyon işleminin pahalı olması da üreticiyi zorlamaktadır. Yine de sağlıklı ve dengeli beslenme bilincinin yükselmesiyle organik tarım sektörünün daha da gelişeceğine inanılmaktadır (8).

Sağlıklı günler…

 

Elif ATALAY

 

Kaynaklar;

  1. Vardin, H., Coskun Dalgıç,A., Bülent Belibağlı, K. 2008. Organik Gıda İşleme Prensipleri ve Denetlenmesi. Türkiye 10. Gıda Kongresi, 21-23 Mayıs 2008, Erzurum.
  2. Demirtas, B., Parlakay, O., Tapki, N. 2015. Organic food awareness in Turkey. Emirates Journal of Food and Agriculture, 27(5): 407-415.
  3. Eti, H.S. 2014. Organik Gıdaların Pazarlanması ve Organik Gıdalara Karşı Tüketici Tutum ve Davranışları Analizi. Doktora Tezi, Namık Kemal Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı, Tekirdağ.
  4. Atalay, C. 2016. Yeni Çevresel Paradigma Ölçeği ile Organik Gıda Tüketicilerinin Çevreye Yönelik Tutumlarının Değerlendirilmesi: Ankara İli Örneği. Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı, Ankara.
  5. Anonim, 2010. Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik: Ek-10. T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı, Ankara.
  6. Barański, M., Rempelos, L., Iversen, P.O., Leifert, C. 2017. Effects of organic food consumption on human health; the jury is still out! Food and Nutrition Research, 61(1): 1–5 (Open Access). http://dx.doi.org/10.1080/16546628.2017.1287333.
  7. Yu, X., Guo, L., Jiang, G., Song, Y., Muminov, M.A. 2018. Advances of organic products over conventional productions with respect to nutritional quality and food security. Acta Ecologica Sinica, 38: 53–60.
  8. Bozyiğit, S., Doğan, G.K. 2015. Türkiye’deki doğal ve organik ürün üreticilerinin yaşadığı pazarlama sorunları: Keşifsel bir araştırma. AKÜ İİBF Dergisi, 17(2): 33-47.

 

Tuğçe HALİL

Tuğçe Halil, lisans eğitimini Ankara Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Anabilim dalında (2017); yüksek lisans eğitimini Bursa Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Gıda Mühendisliği Anabilim dalında (2019) tamamladı. Lisans eğitimi sırasında gönüllü stajı kapsamında Kaunas University of Technology’de tarımsal ürünlerin rafinasyon teknikleri ve antioksidan ölçüm yöntemleri ile ilgili çalışmalara destek oldu (2015). Ankara Gıda Kontrol Laboratuarı Müdürlüğü’nde stajını tamamladı (2016). Yüksek lisans eğitimi boyunca çalışmaları çoğunlukla ürün geliştirme ve kurutma teknolojileri üzerine odaklandı. İlgilendiği diğer konular ise; kombine kurutma yöntemleri gibi üretim yöntemlerinin gıda bileşimine etkisi, nanoteknoloji ve gıda biliminde kullanımı gibi araştırmaya açık konulardır.

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.